YÜKSELEN DEĞER TÜRKİYE…
Siyasi ve hukuk işleri başkanlığımızın 63 aydır başarı ile gerçekleştirdiği, Kadıköy’de artık bir marka olan Fasl-ı Siyaset programımızın bu ayki konuğu Prof. Dr Deniz Ülke Arıboğan idi.
Siyasi ve hukuk işleri başkanlığımızın 63 aydır başarı ile gerçekleştirdiği, Kadıköy’de artık bir marka olan Fasl-ı Siyaset programımızın bu ayki konuğu Prof. Dr Deniz Ülke Arıboğan idi.
BY Otel’de yaptığımız programın konusu “Türkiye’nin dış politikalarına bakış” olunca katılım da oldukça yoğun oldu.
Siyasi ve Hukuki işler başkanımız Nimet Kirişçi hanımefendinin açılış konuşmasının ardından başlayan programda Prof. Dr Deniz Ülke Arıboğan; “ Dış işleri bakanı Ahmet Davutoğlu’ undan sonra Türkiye ciddi bir değişim içine girdi. Akademisyen olduğu için Dünya akademisyasına hitap ediyor. Komşularımızla aramızdaki problemi sıfıra indirdi. Bakmakla görmek arasında fark vardır. İşte Ahmet Davutoğlu baktığını gören bir insan. Baktığını görünce de önemli işler kaydediyor. Sizde bir bakın; komşularla problemler ortadan kalkınca neler oluyor diye. Yunanistan ile dost olduk. Yunanistan üzerinden Balkanlara Adriyatik denizine bir koridor açıldı. Suriye ile vizeleri kaldırdık. Irak ve İran ile tam bir mutabakat içindeyiz. Bu bize doğuya açılan yolun kullanılmasını sağlayacak. Ermenistan ile anlaşmazlıkları çözdüğümüz zaman Türk devletleri koridoru açılacak. Bu şunu gösteriyor; atılan her adım bilinçli ve sistematik bir şekilde Türkiye’nin yararına atılıyor. Zeminden kaynaklanan faktörler dış politikaları belirler. Buna eksen kayması da diyebiliriz. Şu anda İsrail bir eksen kayması yaşıyor ve Amerika ile problemliler. Sözde Ermeni katliamı konusunda Türkiye’nin son yüz yılda yapmış olduğu en önemli dış politikası “ Tarih komisyonu kurulması” teklifidir.” Dedi.
Prof. Dr Deniz Ülke Arıboğan dış ticaret konusunda “ Markalaşmak çok önemlidir. Markalaşmak demek, sanayici ve pazarlamacının iknası demektir. Sanayi toplumları değer üretmiyor. Mal üretiyor. Ürettikleri malları marka olarak piyasaya sürüyorlar. Bizler de önü açık çizmeleri marka diye alıp kış günü giyiyoruz. Düşünebiliyor musunuz? Ermeni meselesi, Kürt ve Kıbrıs sorunu dış ülkeler tarafından markalaştırılmıştır. Cumhurbaşkanımızın Afrika ve uzak doğu gezilerinin nedeni ticari anlamda dışa açılmamızdır. Türkiye’nin en büyük şansı ekonomik kriz sürecinde Avrupa Birliği üyesi olmamasıdır. AB üye olmamız için bize beklide yalvaracak. Biz girecek miyiz, girmeyecek miyiz onu düşüneceğiz. Çünkü Türkiye yükselen değer ve önümüz açık.”diyerek bu konudaki görüşlerini dile getirdi.
Avrupa Birliği hakkında da görüşlerini dile getiren Prof. Dr Deniz Ülke Arıboğan “Yükselen değeri ile Türkiye model ortak konumunda. Türkiye’nin Müslüman ve Laik bir ülke olması en büyük avantajıdır. Ahmet Davutoğlu bu avantajımızı çok iyi kullanıyor. Bunun sonuçlarını görmek için yurt dışına çıkıp oradan Türkiye’ye bakın. Ne kadar güçlü bir devlet olduğunu görürsünüz .” ifadeleri ile görüşlerini dile getirdi.
Daha sonra soru cevap kısmında İç siyaset hakkında kendisine sorulan bir soru üzerine Prof. Dr Deniz Ülke Arıboğan “ Ak parti kendi içerisinde devinimini sağlayabildiği için başarılı. Muhalefet bırakın devinim yapmayı kendi içinde bile kavga etmekten politika üretemiyor.” Diyerek konuşmasını tamamladı.